Spor eğitiminde kulüplerin sorumlulukları

Herhangi bir sorun ile karşılaştığımızda “eğitim şart” klişesi ile sıklıkla karşılaşırız. Gerçekten de her alanda gelişmenin ve mevcut sorunları çözmenin temel yolunun eğitimden geçtiği ortadadır. Spor da bu alanlardan birisidir. Spor eğitimi, ülkede sağlıklı bir spor kültürü oluşturulmasının da temel yoludur. Fakat eğitim, aynı zamanda sonuçları ve faydaları uzun zamanda alınabilen, uzun vadeli ve tutarlı strateji ve uygulamalar gerektiren bir alandır.

Genel eğitimde olduğu gibi spor eğitiminde de temel sorumlu devlettir. Devletin bu konuda etkili bir politika ve strateji geliştirmesi, sporcular için ülke genelinde tesisler yapması, bu tesisleri modern araç ve gereçler ile donatması, işler bir eğitim sistemi kurması, nitelikli eğitmenler görevlendirmesi, genel eğitim ve spor eğitimi arasında akışkanlığı sağlaması, tüm ülkede etkili bir tarama sistemi oluşturması gibi hususlar çok önemlidir.

Kulüpler eğitime geniş perspektiften yaklaşmalı

Bununla birlikte spor eğitimi alanında kulüplerin de çok önemli rol ve sorumlulukları bulunmaktadır. Fakat, kulüplerde spor eğitimi denilince yalnızca altyapılarda genç sporculara verilen sportif altyapı eğitimlerinin anlaşıldığını ifade etmek yanlış olmayacak. Ülkemiz spor kulüplerinde bu alanda önemli sorunlar bulunduğu da bilinen bir gerçek.

Futbol veya diğer branşlarda genç sporcuların spor eğitimi aldığı altyapıların büyük önemi olduğu ortadadır. Bu altyapılar hem genç sporcuların iyi bir eğitim almalarına imkan sağlayarak topluma katkı sağlamakta, hem de buradan yetişen sporcuların A takımlara yükselmesi sayesinde kulübe önemli maddi ve manevi faydalar sağlamaktadır. Bu nedenle tüm kulüplerin bu konuya stratejik olarak yaklaşmaları ve yatırımlar yapmaları şart.

Bunların yanı sıra kulüplerin eğitime yalnızca sportif altyapı açısından değil daha geniş perspektiften bakmaları tüm kulüp çalışanları, A takımlar dahil tüm sporcular, antrenörler, taraftarlar ve hatta taraftarı olmayan diğer vatandaşları da içine alan bir yaklaşımla yapılandırmaları büyük önem taşıyor.

Sporculara ve kulüp çalışanlarına düzenli eğitimler verilmeli

Eğitimli ve nitelikli çalışanlardan oluşan bir kurumun hedeflerini gerçekleştirmesi daha kolaydır. Bu nedenle iş dünyasındaki birçok şirket ve kurum personelinin niteliklerini geliştirmek için geniş kapsamlı eğitim programları uyguluyor, yatırım yapıyor, bütçeler ayırıyor ve önemli maliyetlere katlanıyor.

Bu kapsamda personelinin alanları ile ilgili sertifika edinmelerine yönelik çalışmaları destekliyor, eğitim ve sertifika ücretlerini karşılıyor, yabancı dil konusunda eğitim programları uyguluyor, personelin yüksek lisans ve doktora gibi çalışmalarını destekliyor. Bunun yanı sıra gerek kişisel gelişim, gerekse de takım oluşturma ile ilgili eğitimler veriyor. İletişim becerileri, zaman ve stres yönetimi, takım olmak, liderlik gibi pek çok eğitim konusunu bu kapsamda belirtmek mümkün. Bu şekilde çalışanlarını geliştirmeye ve diğer çalışanlarla uyum içinde ve takım ruhu ile birlikte çalışmalarını sağlayarak şirketin amaçlarını gerçekleştirmeye çalışıyor. Yapılan araştırmalar da bu programların ve eğitimlerin faydasını açıkça ortaya koyuyor.

Benzer şekilde bir spor kulübünde sporcuların ve çalışanların eğitim programları ile desteklenmesi hem kişisel gelişim, hem de takım içindeki sorumluluklarını en doğru şekilde yerine getirebilmesi açısından önemlidir. Özellikle takım sporlarında takımı oluşturan tüm tarafların işbirliği ve koordinasyon içinde çalışması gerekir. Bunu yapamayan takımların istikrarlı başarılar elde etmeleri mümkün değildir. Bunu sağlamanın en temel yollarından birisi de eğitimdir. Verilecek eğitimler tüm bu tarafların kendilerini geliştirmeleri, takım içindeki sorumluluklarını anlamaları ve yerine getirmeleri için önem taşıyor.

Fakat kulüplerimizin genel olarak bu konulara yeterince önem verdiğini ifade etmek maalesef mümkün değil. Yalnızca bazı önemli maçlar öncesinde futbolcuların motivasyonu amaçlı mentor desteği alındığı görülüyor. Şirketlerin bir çoğunun bütün çalışanlarını bir takım ahengi içinde çalıştırmaya çabalamalarına rağmen, takımlardan oluşan spor kulüplerinin bu konuya gereken önemi vermemelerini anlamak mümkün değil.

Bu nedenle kulüplerin hem sporculara, hem de çalışanlarına yönelik tutarlı bir eğitim programı oluşturması ve uygulaması önem taşıyor. Bunun yanı sıra sporculara yönelik zaman zaman uygulanan mentor ve psikolojik danışmanlık desteklerinin de daha düzenli ve programlı bir şekilde uygulanması gerekiyor.

Bu sayede sporcu ve çalışanların bilinç düzeyi yükselecek, kulübün hedefleri daha etkili bir şekilde anlaşılıp hayata geçirilebilecek, sporcular sahalarda topluma örnek davranışlar sergileyebilecek, medyaya verdikleri demeçlerde tekdüze beyanlar yerine topluma daha faydalı mesajlar verebilecek, sportif kültürün ve fair play uygulamalarının artmasına katkı sağlayacak, hakemler ve rakipler ile daha doğru iletişim kurabilecek, benzer şekilde yabancı dili gelişen sporcular uluslararası karşılaşmalarda hakemler ve rakipler ile etkili iletişim kurabilecek, bunlar da kulübün hedeflerini daha kolay gerçekleştirmesine katkı sağlayacağı gibi sportif kültürün gelişmesine de imkan verecektir.

Taraftarlar da dikkate alınmalı

Bunların yanı sıra büyük taraftar kitlelerine sahip olan kulüplerin, kamu yararını gözeterek taraftarlarını, hatta taraftarı olmayan vatandaşları da içine alan bir yaklaşımla onları bilgilendirmeye, eğitim vermeye çalışmaları da önem taşıyor. Büyük kitlelere hakim kulüplerin bu çabaları belki diğer bir çok kurumdan çok daha başarılı sonuçlar elde edilmesine ve spor kültürünün gelişmesine katkı sağlayabilir.

Bu kapsamda kulüplerin yayın organları olan televizyon, dergi, internet siteleri ve sosyal medya hesaplarından spor kültürüne uygun yayınlar yapılması, imkanı olan kulüplerin ilk, orta, lise ve üniversite düzeyinde eğitim kurumları kurması, spor alanında sempozyumlar, paneller, kurslar ve etkinlikler düzenlenmesi, çeşitli sertifika programları oluşturulması, diğer kurumların etkinliklerine katkı sağlanması önem taşıyor.

Bütün bunlar kulüplerin ülkemiz eğitim hayatına daha fazla katkıda bulunmasına, taraftarların sosyal ve kültürel düzeyde gelişimlerine, spor kültürünün çağdaşlaşmasına, spor alanındaki akademik çalışmaların artmasına katkı sağlayarak önemli sonuçlar ortaya çıkarabilir. Bu sayede kulüplerin kurumsal kimliği güçlenebilir ve taraftar davranışları olumlu bir noktaya taşınabilir. Bu nedenlerle kulüplerin eğitim alanını asli görev alanlarından birisi olarak görmeleri, bu alanda tutarlı ve geniş perspektifli politika ve uygulamalar geliştirmeleri ve yatırımlar yapmaları önem taşıyor.

Gürdoğan Yurtsever

www.fenerbahcekitap.com
www.icdenetim.net
admin@fenerbahcekitap.com

Fenerbahçe Dergisi’nin Temmuz 2016 sayısında yayımlanmıştır.

Bu yazı Genel kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.